9/04/2012

Duyarlı Bir Doktor..

Duyarsızlaşmak istemiyorum!
diyen bir doktorla tanıştım geçenlerde..
 
 
 
 
Alışmak istemiyorum..
"Akşam acile gelen kız öldü" denilince,
Ve bu söz donuk, hissiz dudaklardan dökülünce..
Yanaklarımdan süzülen yaşı yitirmek istemiyorum!
Bu şekilde de çok zor bu görevi yerine getirmek..
Ama hissizleşmek yerine zoru tercih ediyorum!
Bilerek! İsteyerek!
Duyarsızlaşmaya direniyorum!
 
 
 
İnsaniyetli bir doktorun hissiyatından anlayabildiğim kadarını, anlatabildiğim kadar yazıverdim...
Sürç-i lisan ettiysem, affola..
 
 
 

9/03/2012

Şehirlerin Dışından

Yol hazırlığında olan dostlara..
Üstad Necip Fazıl'dan,
Yolluk niyetine..
 

 
Kalk, arkadaş gidelim!
Dereler yoldaşımız,
Dağlar omuzdaşımız,
Dünyayı seyredelim,
Şehirlerin dışından.
 
Esmerden, sarışından
Kaçalım, kurtulalım!
Haydi yürü, bulalım!
Kat kat çıkmış evlerin,
O cam gözlü devlerin
Gizlediği âlemi!
Bir tüy gibi yel alsın,
Bir dal gibi sel alsın,
Bizden menhus elemi.
 
Attığımız nâralar,
Yol açsın karanlıkta.
Çeksin bizi mağralar,
Bir derin ormanlıkta;
Öttürüp sert bir ıslık,
Yılanları çağralım.
Peşinden çığlık çığlık
Çakallara bağralım,
Ötelim baykuşlarla.
Kızıl akşamüstleri,
Hicret eden kuşlarla.
 
Sema, deniz ve yeri,
Çepeçevre iklim iklim,
Dolaşalım, gezelim!
Yollar bizden bir izdir,
Ne duysak sesimizdir.
Ne görsek benzer bize.
Hiç şaşmayan bir saat
Gibi işler tabiat,
Uyarak kalbimize.
Mevsimler boğum boğum,
Zamanın ipliğinde.
Başı görünmez doğum,
Sonu ölçülmez hayat...
Hayvan, nebat ve cemat,
Hepsi ilk gençliğinde.
Ölen ölür yıpranmaz;
Giden, gider, aranmaz.
 
Böyle geçer ömrümüz,
Bir gün gelir ölürüz,
Haberimiz olmadan.
Ve o zaman, o zaman,
Hayat neymiş görürsün!
Bırak, keyfini sürsün,
Şehirlerin, köleler!
Yeter bizi tuttuğu!
Tükensin velveleler!
 
Kalk, arkadaş gidelim!
İnsanın unuttuğu
Allahı zikredelim;
Gül, sümbül ve hırkamız,
Sular, kuşlar, halkamız...

(1926)