3/01/2013

Şair, Katil ve Okur




Ölümü seviyorlar benim, "bizimdi, bizdendi" diyebilmek için!

Duydum ayak seslerini, duydum. Tak, tak...
Yirmi yıldır yürüyorlar gecenin duvarında. Geliyorlar. Açmıyorlar kapıyı.

Ama işte giriyorlar şu an. 
Ortaya çıkıyor üçü: Şair, Kâtil ve Okur. 


Ve sordum: "Şarap içmez misiniz?" Dediler ki: "İçeriz". 
Sordum, "Ne zaman kurşun sıkacaksınız bana?". Dediler ki: "Hele dur!". 
Kadehleri dizdiler ve türküler söylediler halk için. 

"Ne zaman" dedim, "Ne zaman başlayacaksınız beni öldürmeye?". 
Dediler ki: "Başladık bile... 
Neden ayakkabı gönderdin ruha? Söyle!". 
Dedim ki, "Yeryüzünde yürüyebilmesi için!". 

Dediler ki: "Toprak kapkarayken, şiiri neden beyaz yazdın sen?". 
"Çünkü" dedim, yüreğime dökülüyor tam otuz deniz!". 

"Nedendir" dediler, Fransız şarabına düşkünlüğün?". 
Dedim ki: "En güzel kadına layığım ben".. 

"Ölümün nasıl olsun?"... "Çatıdan geçen yıldızlar gibi masmavi.. 
Biraz daha şarap ister miydiniz?" dedim. Dediler ki: "İçeriz". 

"Sizden ricam yavaş olmanız" dedim, 
"Beni ağır ağır öldürün ki, son bir şiir daha yazayım kalbimin kadınına"... 

Ama onlar... Gülüyorlar, gülüyorlar ve hiçbir şeyi çalmıyorlar evden, 
kalbimin kadınına söyleyeceğim sözlerden başka, 
çalmıyorlar evden hiçbir şeyi...


Mahmud Derviş
biz kaybettik aşk da kazanmadı
s.142


Hiç yorum yok: